Urantia'nın Kitabı
188. Makale
Mezar Vakti
188:0.1 (2012.1) İSAnın fani bedeninin bir buçuk gün Yusufun mezarında yattığı süreç, çarmıh üzerindeki ölümü ile yeniden dirilişi arasındaki süreç olarak, bizler tarafından çok az bilinmekte olan, Mikâilin yeryüzü süreci içinde bir ayrı bölümdür. Bizler İnsan Evladının gömülüşünü anlatabilir ve onun yeniden dirilişi ile ilişkili olan olayların bu kaydını sunabiliriz; ancak, bizler, Cuma öğleden sonrası saat üçten Pazar sabahı saat üçe kadar, yaklaşık olarak otuz altı saatlik bu devre boyunca gerçekte neyin yaşandığına dair fazla özgün bir doğadaki bilgiyi sunamayız. Üstünün süreci içindeki bu dönem, Romalı askerler tarafından çarmıhtan alınmadan kısa bir süre önce başlamıştı. O çarmıh üzerinde, ölümünden sonra yaklaşık olarak bir saat kadar asılı kalmıştı. O, iki haydudun gönderilişindeki gecikme olmasa daha erken indirilecekti.
188:0.2 (2012.2) Musevilerin yöneticileri öncesinden, İsanın bedeninin şehrin güneyinde bulunan Gehannanın açık mezar çukurlarına atılmasını tasarlamışlardı. Eğer bu tasarı izlenseydi, Üstünün bedeni vahşi hayvanlara açık halde bulunacaktı.
188:0.3 (2012.3) Bu arada, Nikodemus eşliğindeki, Arimathealı Yusuf Pilatusa gitmiş ve İsanın bedeninin kendilerine yerinde bir defin için verilmesini rica etmişti. Çarmığa gerilen kişilerin arkadaşlarının Roma makamlarına bu türden bedenleri elde etme ayrıcalığı için rüşvet önermeleri olağandışı bir şey değildi. Yusuf, büyük bir meblağ ile, İsanın bedenini özel bir kabre kaldırmak için izin amacıyla verilmesi gerekli olabilir diye, Pilatusun karşısına çıkmıştı. Ancak, Pilatus bu parayı almayacaktı. O bu ricayı duyduğunda, hızlıca, Yusufun Golgothaya ilerlemesini ve Üstünün bedenine derhal bütüncül bir biçimde sahip olmasına izin veren emri imzalamıştı. Bu sırada, kum fırtınası dikkate değer bir biçimde dinmiş olup, Sanhedrini temsil eden Musevilerden meydana gelen bir topluluk, İsanın bedeninin kendisini eşlik eden iki haydudunki ile birlikte açık kamu defin çukurlarına atılmasını kesinleştirmek amacıyla Golgothaya gitmişlerdi.
1. İsanın Defini
188:1.1 (2012.4) Yusuf ve Nikodemus Golgothaya ulaştıklarında, onlar askerleri İsayı çarmıhtan alır ve Sanhedrin temsilcilerinin İsanın takipçilerinden hiçbirinin onun bedeninin suçlu defin çukurlarına gitmesini engellememesi için bekler halde bulmuşlardı. Yusuf, Pilatusun Üstünün bedeni için emrini centuriona sunduğunda, Museviler bir kargaşa koparmış olup, bedenin iyeliği için haykırmışlardı. Kızgın gürültülerinde bedenin bedeni şiddetle anlaya çalışmışlardı; ve, onlar bunu yaptıklarında, centurion dört askerini yanına çağırmış ve çekili kılıçları ile yerde yatarken Üstünün parçalara ayrılmış bedeni önünde hazır halde beklemişlerdi. Centurion diğer askerlerin iki haydutla birlikte ayrılması emrini verirken, sinirden çılgına dönmüş olan Musevilerden meydana gelen bu kızgın kalabalığa dönmüşlerdi. Düzen tekrar kurulduğunda, centurion Pilatusun iznini Musevilere okumuş, ve yana çekilen bir biçimde, Yusufa şunu söylemişti: Bu beden sizindir, ona yerinde gördüğünüz şeyi yapın. Ben ve askerlerin, hiç kimsenin müdahale etmemesini sağlamak için bekleyeceğiz.
188:1.2 (2013.1) Çarmıha gerilmiş bir kişi bir Musevi mezarlığında defnedilemezdi; bu türden bir işleyişe karşı kesin bir kanun bulunmaktaydı. Yusuf ve Nikodemus bu kanunu bilmekteydi; ve, Golgothadan çıkarken onlar İsayı, sert kayadan oyulmuş haldeki, Golgothanın biraz kuzeyinde ve Samaryaya giden yol üzerinde bulunan, Yusufun yeni aile mezarlığında defnetmeye karar vermişlerdi. Bu kabirde henüz kimse defnedilmemişti, ve onlar Üstünün burada yatmasının uygun olduğunu düşünmüşlerdi. Yusuf gerçekten de İsanın ölümden dirileceğine inanmıştı; ancak, Nikodemus oldukça kuşkuluydu. Sanhedrinin bu eski üyeleri İsaya olan inançlarını neredeyse bir sır halinde tutmuşlardı, her ne kadar onların akran Sanhedrincileri, kendileri heyetten ayrılmadan dahi önce, uzun bir süre boyunca onlardan kuşku duymuş olsalar da. Bu andan itibaren onlar, tüm Kudüs içinde İsanın en sözünü esirgemeyen takipçileriydi.
188:1.3 (2013.2) Dört buçuk sularında, Nasıralı İsanın defin kafilesi Golgothadan yol üzerindeki Yusufun kabri için yola çıkmıştı. Beden, Celileden gelen inançlı kadın gözcüler tarafından takip edilen bir biçimde, dört kişinin taşıdığı bir halde bir keten çarşafa sarılmıştı. Kabre İsanın maddi bedenini taşıyan faniler şunlardı: Yusuf, Nikodemus, Yahya ve Romalı centurion.
188:1.4 (2013.3) Onlar bedeni, alelacele defin için hazırlamış oldukları, yaklaşık olarak bir metre karelik bir oda olarak, kabre taşımışlardı. Museviler gerçekten de ölülerini gömmekteydiler; onlar gerçekte bunları mumyalamaktaydılar. Yusuf ve Nikodemus kendileri ile birlikte büyük miktarlarda laden reçinesi ve sarısabır getirmişlerdi; ve, onlar bu aşamada bedeni, bu çözeltilerle dolu sargılarla sarmalamışlardı. Mumyalama tamamlandığında, onlar yüze bir mendil gerip, bedeni keten bir çarşafa sarıp, onu kabirdeki bir safa derin bir saygı ile koydular.
188:1.5 (2013.4) Bedeni kabre koyduktan sonra centurion, kabrin girişinin önünde kapı kayasını itmelerine yardım etmek için askerlerine işarette bulundu. Askerler bunun sonrasında hırsızların bedenleri ile Gehenna için ayrılırken, diğerleri, keder içinde, Musanın yasalarına göre Hamursuz şölenini yerine getirmek amacıyla Kudüse dönmüşlerdi.
188:1.6 (2013.5) İsanın defninde dikkate değer bir düzeyde acelecilik ve ivedilik vardı çünkü bu hazırlanma günü olup, Şabat tüm hızıyla yaklaşmaktaydı. Bu kişiler alelacele şehre geri koşmuştu; ancak, kadınlar kabir yakınında fazlasıyla karanlık olana kadar vakit geçirmeye devam etmişlerdi.
188:1.7 (2013.6) Tüm bunlar gerçekleşirken, kadınlar, her şeyi gözlemlemek ve Üstünün nerede gömüldüğünü görmek için yakında saklanmaktaydı. Onlar bu şekilde kendilerini gizlediler çünkü kadınların erkeklerle bu türden bir zamanda ilişkilenmesine izin verilmemekteydi. Bu kadınlar defin için İsanın yerinde bir biçimde hazırlanmadığını düşünmekteydiler; ve, onlar aralarında, Şabat için dinlenmekte olacakları Yusufun evine geri dönmek için anlaşmışlardı; bu arada onlar baharatları ve yağ özlerini hazırlayıp, ölüm istirahatı için Üstünün bedeninin yerinde bir biçimde hazırlanması amacıyla Pazar sabahı geri döneceklerdi. Bu Cuma akşamı kabir yakınında bu şekilde vakit geçiren kadınlar şu kişilerdi: Mecdelli Meryem, Klopasın eşi olan Meryem ve İsanın diğer kız kardeşi Marta ve Seforisli Rebecca.
188:1.8 (2013.7) Davud Zübeyde ve Arimethealı Yusuf haricinde, İsanın takipçilerinden oldukça az bir kısmı gerçekte onun üçüncü gün mezardan yükselecek olacağına inanmış veya bunu anlamıştı.
2. Mezarın Korunuşu
188:2.1 (2014.1) İsanın takipçileri üçüncü gün onun mezardan yükseleceğine dair sözünü önemsememiş olsalar da, düşmanları bu konumda değillerdi. Baş din-adamları, Ferisiler ve Saddukiler kendilerinin öncesinde onun ölümden dirileceğine dair raporları almış bulunduklarını hatırlamışlardı.
188:2.2 (2014.2) Bu Cuma akşamı, Hamursuz akşam yemeğinden sonra, gece yarısı sularında Musevi önderlerinden meydana gelen bir topluluk, onların Üstünün üçüncü gün ölümden dirileceğine dair kendinden emin ifadeleri için duymuş oldukları korkuları tartıştıkları yer olan Kaiaphasın evinde bir araya gelmişlerdi. Bu buluşma, bir Roma muhafızının İsanın arkadaşlarının kabri ile oynamaması için kabrin önünde konumlandırılmasına dair Sanhedrinin resmi ricasını taşır bir biçimde, ertesi günün erken saatlerinde Pilatusu ziyaret edecek olan Sanhedrincilerin bir heyetinin atanmasıyla sonuçlanmıştı. Pilatusa bu heyetin sözcüsü şunu söylemişti: Bayım, bizler, Nasıralı İsa olan bu aldatıcının henüz yaşarken, üç gün sonra tekrar dirileceğim demiş olduğunu hatırlıyorum. Bizler, bu nedenle, en azından üçüncü güne kadar mezar yerinin onun takipçilerinden güvende bir şekilde tutulmasını sağlayan emirleri vermeni talep etmek amacıyla önüne gelmiş bulunuyoruz. Bizler fazlasıyla, onun takipçilerinin gelip kendisini gece vakti kaçırıp, daha sonra da insanlara onun ölümden dirilmiş olduğunu duyurmasından korkuyoruz. Eğer bizler böyle bir şeyin gerçekleşmesine izin verecek olursak, bu hata, onun yaşamasına izin verdiğimizden çok daha kötü sonuçları yaratacaktır.
188:2.3 (2014.3) Pilatus Sanhedrinin bu ricasını duyduğunda, şunu söyledi: Ben sizlere on askerden oluşan bir koruma vereceğim. Yolunuza gidin ve kabri güvence altına alın. Onlar mabede geri dönmüş, kendilerine ait özel on muhafızı olmuş ve bunun ardından bu on Musevi muhafızı ve on Roma askeri ile birlikte, bu günün Şabat sabahı olmasına rağmen, onları mabet önünde gözetçi olarak konumlandırmak amacıyla Yusufun kabrine yürümüşlerdi. Bu kişiler mezarın önüne başka bir kayayı yerleştirmiş olup, onların bilgisi olmadan kimse dokunmasın diye bu kayalar üzerinde ve etrafında Pilatusun mührünü koymuşlardı. Ve, bu yirmi kişi, Musevilerin onlara yiyecek ve içecek sağlamış oldukları bir biçimde, yeniden diriliş vaktine kadar burayı gözetlemeye devam etmişlerdi.
3. Şabat Günü Süreci
188:3.1 (2014.4) Bu Şabat günü boyunca, takipçiler ve havariler saklanmış konumlarında bulunmaya devam ederken, tüm Kudüs İsanın çarmıh üzerinde ölümünü tartışmaktaydı. Orada, Roma İmparatorluğunun her bir yanından ve Mezopotamyadan gelen bir biçimde, neredeyse bir buçuk milyon Musevi hazır haldeydi. Bu Hamursuz haftasının başlangıcı olup, bu kutsal yolcuların tümü, İsanın yeniden dirilişini öğrenecekleri ve evlerine haberlerini taşıyacakları bir biçimde şehirde olacaklardı.
188:3.2 (2014.5) Geç Cuma akşamı, Yahya Markus on bir havariyi, gece yarısından hemen önce, iki gece öncesi Üstünleri ile birlikte Son Akşam Yemeğini yemiş oldukları aynı üst odada bir araya toplandıkları yer olan babasının evine gizlice gelmeleri için çağırmışlardı.
188:3.3 (2014.6) İsanın annesi olan Meryem, Ruth ve Yude ile birlikte, gün batımından hemen önce bu Cumartesi akşamı ailesine katılmak için Bethaniye geri dönmüştü. Davud Zübeyde, erken Pazar sabahı bir araya gelmek için ulaklarını düzenlediği yer olan Nikodemusun evinde kalmaya devam etmişti. İsanın bedenini ilave bir biçimde mumyalamak için baharatlar hazırlamış olan Celile kadınları, Arimethealı Yusufun evinde vakit geçirmekteydi.
188:3.4 (2014.7) Yusufun yeni kabrinde istirahat edildiği varsayıldığında bir buçuk günlük bu süreçte Nasıralı İsanın başına tam da neyin geldiğini bütünüyle açıklanmaya yetkin değiliz. Bariz bir biçimde o, aynı koşullarda başka herhangi bir faninin deneyimleyeceği gibi çarmıhta aynı olağan ölümü deneyimlemişti. Bizler onun Baba, ellerine ruhaniyetimi sunuyorum demiş olduğunu duyduk. Bizler, sahip olduğu Düşünce Düzenleyicisi uzun bir süredir kişileşmiş olduğu ve İsanın fani varlığından ayrı bir mevcudiyeti taşımış olması nedeniyle, bu türden bir ifadenin anlamını bütünüyle kavrayamamaktayız. Üstünün Kişileşmiş Düzenleyicisi onun çarmıh üzerindeki fiziksel ölümünden hiçbir bir biçimde etkilenemezdi. İsanın Babanın ellerine bir süreliğine vermiş olduğu şey, insan deneyimi kaydını malikâne dünyalarına olan aktarımını sağlamak amacıyla fani aklı ruhanileştirmede faaliyet göstermiş olan Düzenleyicinin öncül çalışmalarının eş ruhaniyeti olmalı. İsanın deneyiminde, âlemlerin inançla büyüyen fanilerine ait ruhaniyet doğası, veya bir değişle ruha, benzer bir ruhsal deneyim bulunmuş olmalı. Ancak, bu tamamiyle bizlerin öz fikridir bizler gerçek anlamıyla İsanın Babasına neyi sunmuş olduğunu bilmemekteyiz.
188:3.5 (2015.1) Bizler, Üstünün fiziksel bedeninin Salı sabahı yaklaşık olarak üçe kadar Yusufun kabrinde dinlendiğini bilmekteyiz; ancak, bizler, bu otuz altı saatlik süreç boyunca İsanın kişiliğine dair konum hakkında hiçbir biçimde bilgimizden emin değiliz. Bizler zaman zaman bu şeyleri kendimize şu şekilde açıklama girişiminde bulunduk:
188:3.6 (2015.2) 1. Mikâilin Yaratan bilinci, fiziksel vücutlaşımın ilişkili fani aklından tamamiyle ayrı ve ondan bütünüyle bağımsız halde bulunmuş olmalı.
188:3.7 (2015.3) 2. İsanın öndeki Düşünce Düzenleyicisinin, bu süreç boyunca ve toplanmış göksel birliklerin kişisel idaresinde yeryüzünde bulunmuş olduğunu bilmekteyiz.
188:3.8 (2015.4) 3. Sahip olduğu Düşünce Düzenleyicisinin doğrudan çabaları, ve daha sonra, Babanın iradesini tercih etmede bir an bile geri durmamasıyla sağlanan bir biçimde, ideal fani mevcudiyetin fiziksel gereksinimleri ile ruhsal gereklilikleri arasındaki kusursuz uyumlaşımı sayesinde beden içindeki yaşamı boyunca inşa edilmiş olan Nasıralı İsanın elde edilmiş ruhaniyet kimliği Cennet Babasının gözetimine verilmiş halde bulunmuş olmalı. Bu ruhaniyet gerçekliğinin kişiliğinin yeniden dirilmiş kişiliğin bir parçası haline gelip gelmediğini bilmiyoruz; ancak, bizler bunun onun bir parçası haline geldiğine inanıyoruz. Ancak, evrende, İsanın bu ruhsal kimliğinin mevcut an içerisinde Babanın göğsünde barındığına ve dış uzayın henüz düzenlenmemiş âlemlerine ait yaratılmamış evrenlerle ilişkili olarak henüz açığa çıkarılmamış nihai sonlarında Kesinliğin Nebadon Birliğinin önderliği için daha sonrasında salınacağına inanan kişiler bulunmaktadır.
188:3.9 (2015.5) 4. Bizler, İsanın insani veya diğer bir değişle fani bilincinin bu otuz altı saat boyunca uymuş olduğunu düşünüyoruz. Bizler, bu süreç boyunca evrende neyin gerçekleşmiş olduğuna dair insan İsanın hiçbir şey bilmemiş oluşuna inanmak için nedene sahibiz. Fani bilinç için orada bir zaman kayması ortaya çıkmamıştır; yaşamdan diriliş, ölüm nasıl anlık bir biçimde gerçekleşiyorsa aynı anlıkta gerçekleşmiştir.
188:3.10 (2015.6) Ve, bu, kabrin bu süreci boyunca İsanın konumuna dair kayda geçireceğimiz şeylerin tamamıdır. Bizlerin atıfta bulunacağı ilişkili çok sayıda gerçek bulunmaktadır ama bizler onların yoruma girişmeye neredeyse hiçbir biçimde yetkin değiliz.
188:3.11 (2015.7) Satanyanın ilk malikâne dünyasına ait yeniden diriliş odalarının engin bahçesinde şimdi, artık Cebrailin nişanını taşır haldeki, Mikâil Hatıratı olarak bilinen maddi-morontia yapısı gözlenebilir. Bu hatıra, Mikâilin bu dünyadan ayrılışından çok kısa bir süre sonra yapılmıştı ve, o şu yazıtı taşımaktadır: Nasıralı İsanın Urantia üzerindeki fani geçişinin hatırası için.
188:3.12 (2016.1) Yüz kişiden meydana gelen Salvingtonun bu süre içinde yüce heyetinin Cebrailin başkanlığında bir üst düzey yönetici toplantısında bulunduğunu gösteren kayıtlar bulunmaktadır. Orada aynı zamanda, bu süreç zarfında Nebadon evreninin düzeyi ile ilgili Uversa Zaman Atalarının Mikâil ile iletişimde bulunduğunu gösteren kayıtlar da bulunmaktadır.
188:3.13 (2016.2) Bizler, Üstünün bedeni kabir içinde yatarken Mikâil ve Salvington üzerindeki Emanuel arasında en az bir iletinin geçmiş bulunduğunu bilmekteyiz.
188:3.14 (2016.3) İsanın bedeni kabirdeyken Yerusemde toplanmış olan Gezegensel Prenslerin sistem heyeti içinde Caligastianın koltuğunda bir kişiliğin oturmuş olduğuna inanmak için iyi neden bulunmaktadır.
188:3.15 (2016.4) Edentianın kayıtları, Norlatiadekin Takım Yıldız Babasının Urantia üzerinde olduğuna ve onun kabrin bu dönemi boyunca Mikâilden emirler olmuş bulunduğuna işaret etmektedir.
188:3.16 (2016.5) Ve, İsanın kişiliğinin tamamının görünürde fiziksel ölümün bu süreci boyunca uyku halinde ve bilinçsiz bir biçimde bulunmadığını gösteren diğer birçok diğer kanıt da bulunmaktadır.
4. Çarmıh Üzerindeki Ölümün Anlamı
188:4.1 (2016.6) Her ne kadar İsa, fani insanın ırksal suçunu temizlemek veya başka bir biçimde gücenmiş ve bağışlamaz bir Tanrıya etkin bir şekilde yaklaşmayı sağlamak için çarmıh üzerinde bu ölümü deneyimlememiş olsa da; İnsan Evladı kendisini Tanrının gazabını dindirmek ve günahkâr insanın kurtuluşa ermesi için yol açmak için bir feda olarak sunmamış olsa bile; kefaretin ve kurban oluşun tüm bu düşünceleri hatalı olsa da, yine de, görmezden gelinmemesi gereken İsanın bu ölümüyle ilişkili önemli şeyler bulunmaktadır. Urantianın diğer komşu ikamet gezegenlerinde Çarmıhın Dünyası olarak bilinir hale geldiği bir gerçektir.
188:4.2 (2016.7) İsa Urantia üzerinde bütüncül bir fani yaşamını yaşamayı arzulamıştı. Ölüm, olağan bir biçimde, yaşamın bir parçasıdır. Ölüm, fani dram içinde son sahnedir. Çarmıhın üzerindeki ölümün içermiş olduğu anlamın yanlış yorumlanışından doğan hurafesel hatalardan kaçmaya dair iyi çabalarınızda, Üstünün ölümünün içerdiği gerçek önemi ve içten değeri kavrayamazlık etmemenin büyük hatasını yapmayın.
188:4.3 (2016.8) Fani insan hiçbir zaman, baş aldatıcıların nesnesi olmamıştır. İsa, insanı inançtan çıkmış yöneticilerin ve âlemlerin düşmüş prenslerinin zincirinden kurtarmak için ölmemiştir. Cennet içindeki Baba bir kez bile olsun, atalarının kötülük eylemleri yüzünden bir fani ruhu cezalandırmanın bu türden ham adaletsizliğini düşünmemiştir. Ne de Üstünün çarmıh üzerindeki ölümü, insanlık ırkının kendisine borçlu hale geldiği bir bedel için Tanrıyı ödemeye çalışmasından oluşan bir feda olmuştu.
188:4.4 (2016.9) İsa yeryüzü üzerinde yaşamadan önce, sizler muhtemel bir biçimde bu türden bir Tanrıya inanmada anlaşılabilir konumda bulunabilirdiniz; ancak, bu, Üstünün akran fanileriniz arasında yaşamasından ve ölümünden veri böyle olmayacaktır. Musa, bir Yaratan Tanrının soyluluğunu ve adaletini öğretmiştir; ancak, İsa, bir cennetsel Babanın derin sevgisini ve merhametini sergilemiştir.
188:4.5 (2016.10) Hayvansal doğa kötülük yapmaya dair eğilim kalıtımsal olabilir; ancak, günah, ebeveynden evlada geçmemektedir. Günah, bir bireysel irade yaratılmışının Babanın iradesine ve Evlatların kanunlarına bilinçli ve kasıtlı isyanının eylemidir.
188:4.6 (2017.1) İsa, bütün bir evren için yaşadı ve öldü, yalnızca bu bir dünyanın ırkları için değil. Her ne kadar âlemlerin fanileri İsa Urantia üzerinde yaşamadan ve ölmeden önce bile kurtuluşa sahip olmuşsa bile, onun bu dünya üzerindeki bahşedilişinin kurtuluşun yoluna fazlasıyla ışık tutmuş olduğu bir gerçektir; onun ölümü, beden içindeki ölümden sonra fani kurtuluşun kesinliğini sonsuza kadar açık hale getirmeye katkıda bulunmuştur.
188:4.7 (2017.2) Her ne kadar İsadan bir fedacı, bir fidyeci veya bir borç kapatıcısı olarak bahsetmek neredeyse hiçbir biçimde yerinde olmasa da, ona bir kurtarıcı olarak atıfta bulunmak tamamiyle doğrudur. O sonsuza kadar kurtulma yolunu (kurtuluşu) daha açık ve kesin hale getirmiştir; o, Nebadon evrenine ait dünyalarının tümü içindeki fanilerin hepsi için kurtulmanın yolunu daha iyi ve daha kesin bir biçimde göstermiştir.
188:4.8 (2017.3) İsanın sürekli öğretmiş olduğu tek kavram olarak, Tanrının gerçek ve sevgi dolu bir Baba olduğu düşüncesini bir kez kavradığınızda, sizler derhal; başlıca arzusu, neredeyse kendisine denk olan birinin, onlar yerine ve onların konumunda ölümü biçiminde onlar için ızdırap çekmeye gönüllü olmadığı müddetçe tebaalarında yanlışı yakalamak, onları yerinde bir biçimde cezalandırılmak olan, katı ve her şeye gücü yeten bir yönetici halinde alınmış bir kral olarak Tanrıyı görmenin her türlü ilkel düşüncesini tamamiyle terk etmek zorundasınız. Fidye ve kefarete dair bütüncül düşünce, Nasıralı İsa tarafından öğretilmiş ve onun tarafından örneklendirilmiş olan Tanrı kavramsallaşmasıyla bağdaşmaz haldedir. Tanrının sınırsız sevgisi, kutsal doğada hiçbir şeyden sonra gelmemektedir.
188:4.9 (2017.4) Kefaretin ve fedasal kurtuluşun tüm bu kavramı, bencilliğin temelinde yatmakta olup, ondan beslenmektedir. İsa, bir kişinin akranlarına olan hizmetin, ruhaniyet inananlarının kardeşliğine dair en yüksek kavramsallaşma olduğunu öğretmişti. Kurtuluş, Tanrının babalığına inananların tümüne verilecektir. İnananın ana amacı, kişisel kurtuluş için bencil arzu olmamalıdır; derinden sevmek için fedakâr uyarıma sahip olmak ve böylece İsanın fani insanları derinden sevmiş ve onlara hizmet vermiş olduğu gibi kişinin akranlarına hizmet vermesi olmalıdır.
188:4.10 (2017.5) Ne de gerçek inananlar kendilerini, günahın gelecekte cezası için sıkıntıya sokmaktadırlar. Gerçek inanan yalnızca, Tanrı ile olan mevcut ayrılıktan endişeye düşmektedir. Gerçektir, bilge babalar evlatlarını cezalandırabilir; ancak, onlar bunların tümünü derin sevgi içinde ve düzeltici amaçlarla yerine getirmektedirler. Onlar kızgınlık içinde cezalandırmamakta; ne de, intikam için disiplinde bulunmaktadırlar.
188:4.11 (2017.6) Tanrı adaletin en yüksek düzeyde yerine getirildiği bir evrenin katı ve yasal kralı olsaydı, o kesin bir biçimde, suçlu bir kişi ile masum bir acı çekeni değiştirmenin çocuksu düzeniyle tatmin olmayacaktı.
188:4.12 (2017.7) İnsan deneyiminin zenginleşimi ve kurtulma yolunun genişlemesi ile ilişkili olarak İsanın ölümüne dair muhteşem şey, onun ölümünün gerçeği değil; onun ölümle yüzleşmedeki muhteşem tutumu ve benzersiz halidir.
188:4.13 (2017.8) Kefaretin fidyesine dayanan bu bütüncül düşünce, kurtuluşu gerçek olmayan bir düzleme koymaktadır; bu türden bir kavramsallaşma tamamiyle felsefidir. İnsan kurtuluşu gerçektir; o, yaratılmışın inancı tarafından kavranabilen ve böylece insan deneyiminin bir parçası haline gelebilen iki gerçekliğe dayanmaktadır: Tanrının babalığı gerçeği ve insanın kardeşliği olarak onunla ilişkili gerçeklik. Son kerte de, sizlerin boşlarınızın affedileceği, tıpkı sizlerin borçlularınızı affedeceğiniz doğrudur.
5. Çarmıhın Dersleri
188:5.1 (2017.9) İsanın çarmıhı, sürünün değersiz üyeleri için bile gerçek çobanın sahip olduğu en üst düzeydeki sadakati sonuna kadar temsil etmektedir. O sonsuza kadar, Tanrı ve insan arasındaki ilişkilerin tümünü aile temeline oturtmaktadır. Tanrı Babadır; insan onun evladıdır. Bir babanın derin oğlu için duymuş olduğu derin sevgi olarak sevgi, Yaratan ve yaratılmışın evren ilişkilerinde merkezi gerçeklik haline gelmektedir kötülükte bulunan öznesinin acılarından ve cezalandırılışından tatmin arayan bir kralın adaleti değil.
188:5.2 (2018.1) Çarmıh sonsuza kadar İsanın günahkârlara olan tutumunun ne kınama ne de onay olmadığını, bunun yerine ebedi ve sevgi dolu kurtuluş olduğunu göstermektedir. İsa gerçekten, yaşamının ve ölümünün insanları iyilik ve doğru kurtuluş için kazanabilmesi bakımından bir kurtarıcıdır. İsa insanları o kadar derinden sevmektedir ki, onun derin sevgisi insan kalbi içindeki derin sevgi karşılığını uyandırmaktadır. Derin sevgi gerçekten yayılmacı bir nitelikte bulunup, ebedi olarak yaratıcıdır. İsanın çarmıh üzerindeki ölümü, günahı bağışlayacak ve tüm kötü eylemleri sindirecek kadar güçlü ve kutsal olan bir derin sevgiyi örneklendirmektedir. İsa bu dünyaya, salt tekniksel doğru ve yanlış halindeki adaletten daha büyük nitelikte olan bir doğruluk niteliğini açığa çıkarmıştır. Kutsal derin sevgi yalnızca yanlışları bağışlamamaktadır; onları içine almakta ve mevcut olarak yok etmektedir. Derin sevginin bağışlaması tamamiyle merhametin bağışlamasının ötesine geçmektedir. Merhamet, kötülük işleyenin suçunu bir kenara atmaktadır; ancak, derin sevgi, ondan doğan günahı ve her türlü zayıflığı sonsuza kadar yok etmektedir. İsa, Urantiaya yeni bir yaşam yöntemini getirmişti. O bizlere kötülüğe karşı koymamayı öğretmemişti ancak onun vasıtasıyla kötülüğü etkili bir biçimde yok eden bir iyiliği bulmamızı öğretmişti. İsanın bağışlaması bir onay değildi; kınanmadan kurtuluştu. Kurtuluş yanlışlara kaba davranmamaktadır; kurtuluş onları doğru hale getirmektedir. Gerçek derin sevgi ne taviz verir, ne de nefreti onaylar; o nefreti yok eder. İsanın derin sevgisi hiçbir zaman salt bağışlama ile tatmin olmamıştı. Üstünün derin sevgisi, ebedi kurtuluş olarak, düzelmeye imada bulunmaktadır. Eğer bu ebedi iyileşme olarak kurtuluştan günahların ödeşmesi biçiminde bahsediyorsanız tamamiyle makul bir şey yapıyor oluyorsunuz.
188:5.3 (2018.2) İsa, insanlar için duymuş olduğu kişisel derin sevginin gücü ile, günahın ve kötülüğün zincirlerini kırabilmişti. O böylece, insanı daya iyi yaşama biçimlerini seçmekte özgür hale getirmişti. İsa, gelecek için bir zaferin sözünü veren geçmişten gerçekleştirilecek bir kurtuluşu sergilemişti. Bağışlama böylece kurtuluşu sağlamıştı. Kutsal derin sevginin güzelliği, bir kez insan kabine kabul edildiğinde, günahın büyüsünü ve kötülüğün gücünü sonsuza kadar yok etmektedir.
188:5.4 (2018.3) İsanın acıları, çarmığa gerilmekle sınırlı olmamıştı. Gerçekte, Nasıralı İsa, gerçek ve yoğun bir fani mevcudiyetten oluşan çarmıhta yirmi beşten fazla yıl yaşamıştı. Çarmıhın gerçek değeri, onun merhametinin tamamlanmış haldeki açığa çıkarılışı olarak, onun derin sevgisinin en yüce ve nihai ifadesi içindeki gerçeklikten meydana gelmektedir.
188:5.5 (2018.4) Milyonlarca ikamet eden dünya üzerindeki, ahlaki mücadeleyi bırakmanın ve inancın iyi kavgasını terk etmenin cazibesine düşmek üzere olan trilyonlarca evrimleşen fani, İsanın yaşamına bir kez daha göz attıktan sonra, Tanrının kendisine ait vücutlaşmış yaşamı insanların fedakâr hizmetine olan adanmışlıkta vermesinin bu sahnesinden ilham duymuş bir halde, yollarına bağlı kalmaya devam etmiştir.
188:5.6 (2018.5) Ölümün çarmıh üzerindeki zaferi bütünüyle, İsanın kendisine saldıranlara karşı tutumu içinde özetlenmiş haldedir. O çarmıhı, şöyle dua ettiğinde, derin sevginin nefret üzerindeki zaferinin ve gerçekliğin kötülük üzerindeki utgunluğunun ebedi bir simgesi haline getirmişti: Baba, onları bağışla, zira onlar ne yaptıklarını bilmiyorlar. Derin sevginin bu adanmışlığı, engin bir evren boyunca yayılmacı haldeydi; takipçiler onu Üstünlerinden almıştı. Bu hizmet için yaşamını öne sermek için çağrılmış olan onun müjdesinin tam da ilk öğretmeni, kendisini taşlayarak ölüme gönderirlerken, şunu söylemişti: Bu günahı onlara yüklemeyin.
188:5.7 (2018.6) Çarmıh, insanda en iyi olana karşı en yüce bir çağrıda bulunmaktadır çünkü o kendi akran insanlarının hizmetinde yaşamını vermeye gönüllü olmuş kişiyi açığa çıkarmaktadır. Hiçbir insan bundan daha büyük derin bir sevgiye sahip olamaz: onun arkadaşları için yaşamını öne sermeye gönüllü oluşundan ve İsa öyle bir derin sevgiye sahip olmuştu ki, o, yeryüzü üzerinde bu zamana kadar bilinenden daha büyük bir derin sevgi olarak, düşmanları için yaşamını öne sermeye gönüllü olmuştu.
188:5.8 (2019.1) Urantiaya ek olarak diğer dünyalarda da, insan İsanın Golgothanın çarmıhı üzerindeki ölümünün bu ulvi yaşanmışlığı fanilerin duygularını harekete geçirirken, melekler üzerinde en yüksek adanmışlığı doğurmuştu.
188:5.9 (2019.2) Çarmıh, bir kişinin kendi akranlarının refahı ve kurtuluşu için adanışı olarak, kutsal hizmetin o yüksek simgesidir. Çarmıh, alınmış bir Tanrının gazabını yatıştırmak amacıyla suçlu günahkârların yerine masum Tanrı Evladının feda edilme simgesi değildir. Tanrı, yeryüzünde ve engin bir evren boyunca, ve sonsuza kadar böyle olmak üzere, kötülük üzerinde iyinin bahşedilişinin ve böylece onları derin sevginin tam da bu adanmışlığı ile kurtarmanın kutsal bir simgesidir. Çarmıh kendisini, tüm kalple gerçekleştirilen yardımın hizmetinde, hatta, çarmıhın üzerindeki ölüm olarak, ölümde bile doğru bir yaşamın bütüncül bahşedilişine ait en yüce adanmışlık olarak, fedakâr hizmetin en yüksek türünün nişanı olarak göstermektedir. Ve, İsanın bahşedilme yaşamının bu muhteşem simgesine bir bakış, gerçekten de, hepimizin benzer bir biçimde gidip aynı şeyleri yapması için ilham kaynağı olmaktadır.
188:5.10 (2019.3) Düşünen erkekler ve kadınlar İsayı çarmıh üzerinde kendisini sunar hale gördüklerinde, kendilerinin bir daha, bırakınız küçük rahatsızlıklardan ve onların sadece hayali olan birçok şikâyetlerinden, yaşamın en çetin zorluklarından bile şikâyet etmelerine izin veremeyeceklerdir. Onun yaşamı o kadar ihtişamlı ve onun ölümü o kadar utkundu ki, hepimiz ikisini de deneyimlemek için gönüllülük duyar hale geliriz. Gençlik günlerinden çarmıh üzerindeki ölümünün bu baskıcı yaşanmışlığına kadar Mikâilin bahşedilişinin tümü içinde gerçek bir çekim gücü bulunmaktadır.
188:5.11 (2019.4) Öyleyse, çarmıhı Tanrının bir açığa çıkarılışı olarak gördüğünüzde, onu ilkel insanın gözleriyle görmemeye veya ona daha sonraki barbarların bakışıyla bakmamaya dikkat edin; onların ikisi de Tanrıyı, katı adalete ait ve keskin halde kuralları uygulayan amansız bir Egemen olarak gördü. Bunun yerine, kendinizin çarmıhı, İsanın derin sevgisinin ve engin evreninin fani ırkları üzerine olan bahşedilme halindeki yaşam görevine olan adanmışlığın nihai temsili olarak görmenizi sağlayın. İnsan Evladının ölümünde, fani âlemlerine ait evlatları için Babanın kutsal derin sevgisinin kendisini açığa çıkarışının doruk noktasını görün. Çarmıh böylece, irade gösterilen şefkatin adanmışlığını ve bu türden armağanları ve adanmışlığı almaya gönüllü olacaklar üzerinde tercihsel kurtuluşun bahşedilmişliğini temsil etmektedir. Çarmıhta Babanın istemiş olduğu hiçbir şey bulunmamaktaydı İsanın oldukça gönüllü bir biçimde vermiş ve kaçınmayı reddetmiş olduğu tek şey dışında.
188:5.12 (2019.5) Bundan başka eğer insan İsayı takdir edemez ve onun yeryüzü üzerindeki bahşedilişinin anlamını kavrayamazsa, o en azından İsanın fani acılarından duyulan bir birlikteliği anlayabilir. Hiçbir insan hiçbir zaman, Yaratanın sahip olduğu sıkıntıların doğasını veya kapsamını bilmeyişinden korku duyamaz.
188:5.13 (2019.6) Bizler, çarmıh üzerindeki ölümün insanın Tanrı ile olan bütünleşimini gerçekleştirmek için değil, onun Babanın ebedi derin sevgisi ve kendi Evladının sonu gelmez bağışlamasını fark etmesini ve bu kâinatsal gerçeklikleri bir bütün evrene yaymasını hareket geçirmek için yaşandığını biliyoruz.